top of page

Aprın Çor Tigin’den Dede Korkut’a Türk Şiiri

Küçük bir su kaynağının dereleri, nehirleri ve denizleri meydana getirmesi gibi tek bir damladan derya ortaya çıkaran Türk şairlerine çok şey borçluyuz.

 

Şiir, insanlığın en eski dönemlerinden beri var olmuş, ortak duygulara ve düşüncelere seslenmiş bir biçimdir. Aynı zamanda edebiyatın yapı taşlarından biridir. Türklerde sözlü gelenekte var olan bu biçim de yazı kullanılmaya başlandığı andan itibaren yazıya geçirildi. Bireye ve topluluklara seslenen en eski Türk şiirlerine yapılan kazılarda ulaşıldı. Bu kazılardan en önemlisi Turfan’da yapılan kazıdır. Aprın Çor Tigin, Kül Tarkan, Sıngku Seli Tutung, Ki-ki, Pratyaya-Şiri, Asıg Tutung, Çısıya Tutung, Kalım Keyşi, Çuçu ve Yusuf Has Hacip gibi şairler Türk şiirinin temelini oluşturmuşlardır. Dede Korkut’ta yer alan şiir parçaları da destan metnini ahenkli ve güçlü bir şekilde desteklediği görülür. En eski Türk döneminden itibaren ilerleyen yüzyıllarda şaha kalkan Türk şiirine tanıklık etmek amacıyla kaleme alınan yazımızda değerli parçalar ve eserlerden örnekler verilmiştir. Sizi bu sınırlı daire içerinde Türk şiirini anlamaya ve incelemeye davet ediyoruz.


Aprın Çor Tigin

En eski Türk şairi olarak bilinen ve Kaşgarlı Mahmut’un da zikrettiği Çuçu’dan daha önce yaşadığı kuvvetle muhtemel olan bir şair daha vardı: Aprın Çor Tigin.

Aprın Çor Tigin, şairi belli ilk Türkçe şiirlerin yazarı olarak kabul edilir ve Maniheist dönem Uygur edebiyatından günümüze ulaşan sekiz şiirden ikisini o yazmıştır. (Ercilasun 2008: 226-227). Şiirlerinden ilki Mani övgüsüyle ilgilidir. Bu şiiri ilahi üslubunda ele alınmış bir medhiyedir. “Sevgili” adıyla tanınan diğer şiiri ise, Türk edebiyatının bilinen ilk aşk temalı lirik şiiridir. Her iki şiirinin sonunda yazılmış bulunan “[t]ükedi [a]prın çor tigin kügi” ifadesiyle şairin adına ulaşılmıştır. (Arat, 2007: 14-19) Reşit Rahmeti Arat, Eski Türk Şiiri adlı eserinde bu şiirlere yer verir. Lirik şiirin baş kısmı kurt yenikleri nedeniyle zedelenmiş bir şekildedir:

Şiir

A ……………………………………

Adınçıg amrak

Amrak öz-kiem

Kasınçıgımın öyü kadgurar men

Kadgurdukça kaşı körtlem

Kavışıgsayurmen

Öz amrakımın öyür men

Öyü evirür men ödü … / çün

Öz amrakımın öpügseyür men

Barayın tiser baç amrakım

Baru yime umaz men

Bagırsakım

Kireyin tiser kiçigkiem

Kirü yime umaz men

Kin yıpar yıdlıgım

Yaruk tengriler yarlıkazın

Yavaşım birle

Yakışıpan adrılmalım

Küçlüg priştiler küç birz-ün

Közi karam birle

Külüşügin oluralım


Tercüme

A…………………………………..

Emsalsiz sevgili

Sevgili canım

Yavuklumu düşünüp hasret çekiyorum

Hasret çektikçe kaşı güzelim

Kavuşmak istiyorum

Öz sevgilimi düşünüyorum

Düşünüp düşünüp durdukça

Sevgilimi öpmek istiyorum

Gideyim desem güzel sevgilim

Gidemiyorum da

Merhametlim

Gireyim desem küçücüğüm

Giremiyorum da

Anber misk kokulum

Nurlu tanrılar buyursun

Yumuşak huylum ile

Birleşerek bir daha ayrılmayalım

Kudretli melekler kuvvet versin

Gözü karam ile

Güle Güle oturalım

(ARAT, ETŞ s. 20-21)


En eski zamanlardan itibaren insanoğlunun en büyük arzularından biri aşk ile bağlandığı ve eş olarak gördüğü kişiyle mutlu bir yuva kurmaktı. Aprın Çor Tigin hakkında sınırlı bilgiye sahip olsak da onun ifadeleri samimi, ahenkli ve saftır.


Mani ve Burkan Muhitine Ait Şiirler Hakkında

Mani, Burkan (Buddha) ve İslam muhitine ait şiirlere de Arat’ın eserinde rastlıyoruz. (Arat 2007) Çoğunun şairi belli değildir ve bu şiirler mecmualar içindedir ve Uygur harfleriyle yazılmışlardır. Ölüm ve cehennem tasviri, Buddha ve tanrılara saygı temalı şiir parçaları yazılmış. Burkan (Buddha) muhitine ait şiirlerin çoğu Londra British Museum’da korunmakta. Berlin’deki Turfan koleksiyonunda da bu muhite ait şiir parçaları yer alır. Genel olarak dinî içerikli olan şiirlerin bazıları tercüme bazıları ise Türkler tarafından yazılmıştır. (Arat 2007: 63) Mecmualarda yer alan bu şiirler şairlerin adı toplu bir biçimde verilmiştir. Şiirlerin birçoğunun yazarı tespit edilemedi ve bu muhitte varlığını sürdürmüş olan Uygurlar edebiyat sahasında ilerlemiş bir medeniyetti.

Çısıya Tutung adlı şairin Gevezelik Boyası adlı şiiri Mani muhitine ait bir şiirdir. Şairin adı şiirin sonuna kaydedilmiştir. Dini içerikli şiirlerde Tanrı’ya övgü, inanışa saygı ve tabiatın yaratılışı anlatılmıştır.

Şiir ...

Tuysar mundag sansar-takı bag öze bolmaz

Öngi körki uksadıgı anıng yok erip

Öküş tınlıg yirtünçüler antın belgürer

Ödvi yirvi öçme yaruk top tolup erip

Öç ödki aklu tüzünler mundın törüyür

...


Tercüme

...

Onun rengi şekli ve benzeri yoktur

Bütün mahluk ve dünyalar ondan belirir

Her şeye nüfuz eden sanki ışık dopdolu olup

Her iç zamanın bütün asilleri ondan türer

...

(ARAT, ETŞ s. 122-123)


Kalım Keyşi adlı şairin de Burkan muhitine ait şiirleri vardır. Şiirlerinde ruhani dünyaya seslendiği ve Burkan (Buddha) inancındaki nirvanaya ulaşma arzusu görülür:


Şiir

...

Agtuk bolup isig ösüm üzülgü tuşta

Alku kılınçlıg tıdıglarım yumkı tarıkıp

Amıta-ayusı burkan manga yügerü közünüp

Arduk mengilig yirtinçüte barıp turayın

...


Tercüme

...

Kendimden geçip sıcak vücudumdan ayrılacağım zaman

Her hareketime mani olanların hepsi dağılıp

Amitayus burkan karşımda bana görünüp

Ben de iyi huzur dünyasına gidip ona kavuşayım.

...

(ARAT, ETŞ s. 166-167)


İslam Muhitine Ait Şiirler

Türk kültür merkezi olan Turfan’da yapılan kazılarda ortaya çıkarılan eserlerde İslam muhitinde yazılmış şiir parçaları da bulunmuştu. 7’li hece ölçüsüyle yazılmış bu şiirde iyilik vurgusu göze çarpar:


Şiir

Köp ıgaç öre turur

Asırakı mivesi bar

Kamug iş ırabdın erür

Kulnung ne sakınçı bar

İş kılgu eygü işni

Körkitür köni yolnı

Kesmengler egri talnı

Töbesinde mivesi bar

Erdemlig kara laçın

Erdemsiz kalmaz açın

Keysengiz körklüg tacın

Töbesinde ...... bar

Bulfayız urdu kadem

Okırlar .....................

Erikse iligi kalem

Anıng bir meşesi bar


Tercüme

Birçok ağaçlar dimdik ayakta durur

Fakat pek azının meyvesi var

Bütün işler Allahtandır

Kulun ne düşüncesi var

İyi arkadaşı eş edinmeli

O insana doğru yolu gösterir

Eğri dalı kesmeyiniz

Tepesinde meyvesi var

Marifetli kara laçın da